Zorla Üçlüye Üçüncü Yaptılar

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Zorla Üçlüye Üçüncü Yaptılar

Üzerinde çalışılmış alıntı.
Bir şirkette yönetici olarak çalışıyordum. Birimlerden biri kapanmıştı ve bu birimin çalışanlarından bazılarıyla tekrar görüşme yapacaktım. İlgimi çeken biri vardı. Kendisiyle ilk göz göze gelişimizde işten anlıyor olsun ya da olmasın onu zaten işe almaya karar vermiştim, elimde değildi.
Bekârdı, yalnızdı ama ben evliydim yani ilişkimiz işle sınırlı kalmıştı. Sonra onu karımla tanıştırdım ve işler filizlenmeye başladı. Arkadaşlığımız yavaş yavaş şekilleniyordu. Birlikte işten sonra ufak yürüyüşler, gezintiler yapmaya başladık, ilişkimizin büyüyeceği karımın aklına bile gelmiyordu.
Birkaç hafta içinde Eylül’ün en iyi arkadaşı olmuştum, açık saçık şakalar yapıyor ufaktan yol hazırlıyordum kendime. Orospu, kendisini istediğimi zaten bildiğinden beni yokluyor ama bir sonraki aşamaya geçmeme bir türlü izin vermiyordu. Sevgilisi olmadığından azdığı vakitlerde yaptığı mastürbasyonları anlatıyordu.
Bazen dışarı çıkıyor, alışveriş yapıyor sonra da öğle arasında benim ofise girip kapıyı kitledikten sonra gömleğini yukarı kaldırıp yeni aldığı sütyeninin güzel olup olmadığını soruyordu. Pantolonunun fermuarını çözüp kenara atıyor, tangasını gösteriyordu. Ben de eğer onun erkek arkadaşı olsaydım çok beğeneceğimi söylüyordum. Ama biraz zorlarsam işi bozarım diye korkuyordum.
Millet de tabii iş bahanesiyle yaklaşmaya çalışıyordu ama o başka birine en ufak bir şey düşündürecek kadar yaklaşıp, konuşmuyordu. E ben de işi berbat ederim diye düşündüğümden icraata geçemiyorum elde var sıfır. Ama benimle böyle oynamasından da deli keyif alıyordum. Onun yüzünden her gün hangi giydiği daha çok yakışmıştı diye düşünüp gülüyordum kendi kendime. Karım ne zaman baksam uyuduğundan yaptığım tek icraat Eylül’ü düşünerek mastürbasyon yapmaktı.
Derken Eylül tanışmamızdan bir iki ay sonra evlendi, beklenmeyen son. Kocasıyla bir iki kere halı saha maçı yaptık arada bir de misafirliğe gidip geliyoruz işte. Eylül’ün bu yaptıklarını biliyor mudur bilmiyorum.
Neyse, bu hafta telefondan muhabbet ederken konu futbola geldi, karşılıklı laf sokmalar sonunda iddialaşmaya vardı. Onu yaparsın bunu yapamazsın derken sonunda, “Kaybeden diğerinin altına yatar.” dedim. Gülerek “Kabul.” dedi. Herhalde oturmasam başım dönerdi de düşerdim. Böyle bir şeye iddiasına girdiğine inanamadım. Her türlü kazanacaktım. Yumuşacık dudaklarının sikimin etrafını sarıp da yalamaya başladığı anı düşününce bi garip oldum ya da kaymak gibi amını yalayarak onu defalarca boşalttığımı. Sikim taş gibi oldu.
Futbolla da çok içli dışlı değilim. Arada halı saha yapsak da maç falan izlemem. Ama Pazar günü oynanacak olan maçı satın alıp izlemeye karar verdim boru mu iddiasına girdik. Önce amını yalaya yalaya yalvartıp sikim taş gibi olana kadar bekleyecektim sonra sokup sokup çıkartacaktım. Düşüncesi bile bi başkaydı.
Akşam oldu karımla birlikte televizyonun başına oturduk. Gündüzden içmeye başladığımdan akşama kafa kalmamıştı. Neyse maç başladı hiçbir şey hatırlamıyorum da bi ara goool diye bağırdığım aklımda kalmış, keyiflenmiştim. Şimdi yemezlerse bi tane iş bitti diye düşünürken gözlerimi kısıp baktığımda öbür takımın attığını anladım. Gerçi kafa gidik olduğundan çok da idrak edemedim meseleyi. İddiayı kaybetsek ne olur Eylül’ün altına yatıp da amını yalamak kötü mü diye kendi kendime gülmeye başladım.
Pazartesi olduğunda karım evden gidene kadar bekledim ki telefonda bir şey duymasın. Eylül’ün evi aradım zaten kocası da işe gitmişti o saatte.
Tabii arar aramaz gülmeye başladı “Senin takım yattı. Şimdi de sen yatacaksın ben zevkine bakacağım. Beni sikmeyi hayal etmiştin sanırım bilmiyorum belki o da olur.” dedi.
Donup kaldım. İddiadan cayacağını düşünüyordum ama harbi harbi olacak diyordu. Yalarız da ne olacak! Ahahah keyiflenmiştim.
“Perşembe günü saat 2’de benim eve gelirsin, kocam olmayacak.” dedi.
Perşembe günü saat 2’de tabii oradaydım. Zile bastım, hayatımın en şanslı günündeydim. Eylül siyah bir sütyen ve g-stringle açtı kapıyı. Daha önce de onu böyle görmüştüm ama dolgulu olanlardan kullanıyordu göğüslerini daha büyük göstermek için. Şimdiyse kalkmış meme uçlarını görebiliyordum. Amında tek bir tüy görünmüyordu. İçeri davet edip yatak odasına kadar onu takip etmemi istedi. O kırıta kırıta yürürken kalçalarına kitlenip kalmıştım. Daha önce onu böyle görmemiştim ama nasıl olacağını hayal etmiştim. Elim, taş gibi olmuş sikimin üzerinde onu yatak odasına kadar izledim.
Yatak odasına geldiğinde soyunmamı istedi. Çabucak bütün elbiselerimi çıkarttım ve bana tıpkı benim ona yaptığım gibi yukarıdan aşağıya baktı. Onu bilmiyorum ama ben o kadar azmıştım ki neredeyse oraya boşalacaktım.
Gülümsedi ve “Bu kadar şişmişken beni sikmene izin vereyim mi bilemedim.” dedi. “Senin için problem yoksa ben de soyunmadan önce seni dizginlemem gerekiyor ki altıma yatabilesin. Sen böyle kalkmışken sana güvenmiyorum. Eğer istemiyorsan giyinip gidebilirsin.”
Kabul ettim ve iplerini çıkarttı, bağlayacaktı, daha da heyecanlanmaya başladım. Birkaç gün önce de konuşmuştuk bunu.
“Beni tekmeleyeceksen şuraya sürükle, sonra istediğin kadar dinlen ve oynamaya devam et.” dedim.
“Bunu söyleyeceğini düşündüğümden kelepçe de getirdim arkanı dönüp ellerini uzat.” dedi.
Söylediği gibi yaptım ve Eylül ellerimi kelepçeledi. Sonra iplerle dirseklerimi bağladı, rahatsızdı ama çok da acıtmıyordu. Sonra gözlerimi bağladı, amını yalayıp yutarken onu göremeyecektim. Tam göz bandı istemediğimi söylemek için ağzımı açmışken ağzıma, bağlamalı ucunda penis olan zımbırtılardan sokup, başıma bağladı. Canım sıkılmaya başladı, böyle amını nasıl yalayacaktım?
Beni geri çevirdi ve memelerimle oynamaya başladı. Meme uçlarımla oynaması beni tahrik ediyordu. Birkaç dakika sonra çekip bükmeye başladı sonra da meme uçlarını tutan kelepçelerden taktı.
Deli gibi acıtıyorlardı ama ağzımdaki penis yüzünden bağırmak yerine boğuk sesler çıkartıyordum. Dizlerinin üzerine çöktü, göremiyordum ama hissediyordum. Sikimi avuçlayıp yalamaya başladı ve birkaç saniye dibine kadar yaladıktan sonra bıraktı. Niye durduğunu biliyordum. Testislerimi çekiştirip, topları sıkıştırıp kenarda tutmaya yarayan aleti taktı. Acı verebileceğini anlatmaya başladı sanki beynim patlamıyormuş gibi. Sonra göstermek için toplarımın üstünde duan deriye bağlı 3 zinciri aşağıya çekti. Kopacaklarmış gibi hissediyordum. Ağzımda duran penise rağmen çıkarttığım azıcık sesten rahatsız olup penisin pompasına basıp şişirmeye başladı, ağzımda büyüyordu.
“Şşş” dedi. “Öğlen de dediğim gibi, zevk alıyorsun değil mi? Eğer almıyorsan seni biraz daha zorlayabilirim. Evet demek için ellerini çırpman yeterli.”
Dirseklerimi saran ipi çözdü ben de çaresizce evet diyerek başımı salladım.
“Kanıtla. Dönüp bacaklarını ayırabildiğin kadar ayırıp başını yastığın üstüne yaslayıp eğilmeni istiyorum.” dedi.
Ne emrediyorsa onu yapıyordum. Arkama krem sürmeye ve bi tıkaç alıp zorlamaya başladı. Kaçmayı denedim ama pozisyonum çok kötüydü. Tıkacı kaldırıp atlar için kullanılan kırbaçlardan biriyle deliğime bastırdı.
“Uslu ol. Bu tıkacı kıçına sokacağım ya da sinirlenip seni kırbaçlamamı mı istersin?”
Ne hayallerle gelmiştim oysa. Bacaklarımı biraz daha açıp, kıçımı salladım anlaması umuduyla, kırbaçlanmak istemiyordum.
Sonuna kadar soktu.
“Kocam onunla tanıştığımdan beri üçlü yapmak istiyor, senin bana olduğu gibi ben de ona bir iddiada kaybettim. Ben kazansaydım ben bir kızla sevişirken o sandalyesinde bağlı beni izleyecekti, tabii o kazanırsa benim şartlarımla o bir kadınla olacaktı. Ama ben onun başka bir kadınla olmasına izin veremem. Öte yandan senin onun sikini yalıyor olman fikri beni inanılmaz derecede tahrik ediyor. Eğer bunu yaparsan beni yalamana izin verebilirim. Tabii onun da gözleri bağlı olacak sonra da sen beni yalayıp boşalttığında kız arkadaşlarımdan birinin bunu yaptığını sanacak. Ne diyorsun?” diye sordu.
Başımı sallayıp reddettim. Birinin sikini yalamamın mümkünatı yoktu.
Elindeki kırbacın art arda 5 kez şakladığını duydum üzerimde.” Bunu kolay bir şekilde yapabiliriz gidip kocamın sikini yalayabilirsin ya da ben senin toplarını çekip kıçını kamçılarken sen kocamın sikini yalamak için bana yalvarana kadar bunu tekrarlarız.”
Yine hayır dedim.
“Pişman olacaksın” dedi.
Kıçımı ve toplarımı art arda kırbaçlamaya başladı. Böyle bir acı olamazdı. Ölmek istedim ama olmadı. Konuşmaya çalışıyordum ama ağzımdaki şeyden dolayı sesim çıkmıyordu. Gülerek dakikalarca devam etti ve sonunda durdu.
“Üzgünüm, ağzının bağlı olduğunu unutmuşum.” dedi.
Dalga geçtiğini biliyordum ama bir yandan da ağzımın dolu olması iyi olmuştu. Eğer sesim çıksaydı bana kızıp bu işi daha da uzatacaktı.
“Ne diyorsun, devam edeyim mi yoksa kocamın sikini yalayacak mısın?”
Kafamla evet dedim, nasıl hayır diyebilirdim ki?
“Güzel. Bana hayır diyemeyeceğini öğrendin, eğer bunu tekrar eder de bana karşı gelirsen bugünkü cezanı çok ararsın.”
Eylül’ün daha önce görmediğim bir yüzünü görüyordum.
“Şimdi gidip biraz parfüm sürüneceğiz sonra parlak kırmızı rujlarımızı.” dedi.
Beni bir odaya götürdü ve rujumu sürdükten sonra başka bir odaya. Gözlerim hala bağlıydı ve beni dizlerimin üzerine çöktürdükten sonra ağzımı kocasının sikine götürdü. Ağzımı genişçe açtım ve yalamaya başladım.
Siki henüz kalkmamıştı, iğrençti ve tümünü alıyordum. Eylül bu odaya gelmeden önce bu işte iyiymişim gibi yalamam gerektiğini söylemişti, kocasını ikna etmem gerektiğini. Eğer ikna olmaz ya da hoşuna gitmezse kıçını ona çevirip seni kocamın kocaman yarrağının üstüne oturturum dedi ve ağzıma boşaldığında hepsini yutmak zorundaydım.
Ben yaladıkça siki ağzımda büyümeye başladı. Başımı geriye çekip ucunu yalar yalamaz ağzıma boşalmaya başladı. Tekrar ağzımın içine aldım sikini kaldırıp boğazıma kadar dayadıktan sonra patladı. Eylül’den korkuma zevk alan bir kadınmış gibi inledim. Kocası memnun gibi duruyor, sesler çıkartıyordu. Yaklaşık 5 dakikadır onun yarrağını, taşşaklarını ve çok da yaklaşmadan göt deliğini yalıyordum.
Sonunda “Deliriyorum! Yalamaya devam et.” dedi.
Zorundaydım ama adamın yarrağı artık iyice kalkmıştı ve epey büyüktü. Eylül’ün bir kız getirmek istememesinin nedenini anlıyordum. Almaya çalışsam da hepsini alamıyordum. Elimden geldiğince iyi muamele etmeye alışıyordum ama yapamadığım için korkuyordum. Hızımı ve yöntemini değiştirdim. Yavaş başlayıp ve onun üzerine inip çıkıp daha hızlı bir tempoda ilerlemeye çalışıyordum. Boşalmak üzere olduğunu anlayınca yavaşlayıp kafasını lolipop gibi yalamaya başladım. Taşaklarını da yalamayı ihmal etmiyordum.
Karım da böyle yapardı, onun gibi yapmaya çalışıyordum. Yalnızca başını yalayarak onun kasılmasını sağlarken zevk almaya başlamıştım. Birden içimde bir hareketlenme hissettim, kendimi kaybedip yarrağının üstüne gömüldüm. Eylül’ün arkama soktuğu tıkaç içimde dönüyordu, kumandalı olmalıydı. Seviyesi arttığında arkamdan itiyorlarmış gibi adamın yarrağına gömüldükçe o da kasılıp kendini kaldırıyordu. Boğazıma çarptığında öyle kalıp ağzıma boşalmaya başladı. Zevk alıyormuşum gibi inliyordum o ise boşalmaya devam ediyordu. Yavaşladıkça başımı kaldırıp yalayarak yarrağını temizledim.
“Daha iyisini görmedim. Kim bu?” diye sordu. Gururlanmıştım bu benim ilk seferimdi.
“Kim olduğunu söyleyemem ama merak etme henüz bitmedi. Şimdi o beni boşaltırken dinle bizi.”
kav23

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32